YAKUP KÖYÜ Merzifon (Phamizonum) Ovası’nda Tarihi Bir Köy KİTABI EKŞİ SÖZLÜK VE ULUDAĞ SÖZLÜK KIVAMINDA MI?

“Köyün tarihi, aslında her şeyin tarihidir: suyun, taşın, ağacın, oyunun, barışın, mezarın ve niyazın.” (Yakup Köyü - Merzifon Ovası’nda Tarihi Bir Köy, Seyfettin Ceylan) “Tarihe karışmanın ve zamanında yazmamanın hüznü ile yazıldı bu kitap. Geriye, kalırsa yazılanlar kalır.” Orada bir köy var. Uzakta değil. Tam şuramda. Kalemimden dö külmekte burada… “Eski Anadolu’da avlağı, Dede Korkut’ta agayıl olarak geçer, ağıl. Bu deyiş, eski Türkçe’de doğrudan doğruya ağıl şeklinde söylenirdi. Kaşgarlı Mahmud’un eserindeki bir atasözünde, ‘Ağılda oğlak toksa, arıkta otı öner!’ böyle geçiyordu ağıl,” Eski Türkçe’de ağıl sözü köy an lamına gelirken Arapça’dan karye sözü Eski Türkçe’deki ağıl’ın yerini ve daha sonra da karyenin yerini Farsça’da köşe bucak anlamına gelen küy alır. Köy sözü nereden gelirse gelsin dilden dile farklı ifade edilse de köylerin yeryüzünün her tarafında bir işlevi vardır, bu yerleşmeler sos yal toplumsal yapılardır. Bu yapılarda en başta üretim için örgütlenilmiş, böylelikle, zamanla somut ve somut olmayan birçok kültür birikmiş. Üre tim araçları bunları değiştirmeye başlayınca tarihilik bir giz olmuş. Tarihe karışmanın ve zamanında yazmamanın hüznü ile üretimin gereklilikleri ve üretimin toplumu biçimlendirme sihri ve gelişmenin nasıl olduğu önemli bir vurgu. Bu vurgu, bana önümde duran işin boyutlarını ve bu boyutları tamamlarken nelere bakacağımı öğretiyor. Köyün tarihi, kültür tarihi, aslında köydeki her şeyin tarihiyle ilgili. Bunların başında ilk içme suyu kaynakları, ilk barınaklar, evler, inanç içerikli ziyaret yerleri, bir dilek veya öksürük ağacı veya çalısı, mezar lar veya mezarlıklar geliyor. Köyün tarihine ışık tutacak, yollar, meralar, yaylalar, ormanlar, dereler, akarsular; daha sonraları verimli topraklar, kaynak sulardan sulama amacıyla yararlanılabilecek su arkları; yunaklar, 12 YAKUP KÖYÜ Merzifon (Phamizonum) Ovası’nda Tarihi Bir Köy hamamlar, değirmenler, bağlar bahçeler; ağaçlandırma çalışmaları, köye zaman içinde gelen sülaleler ve onların köye getirdikleri dil, din, gelenek ve görenekleri ve köyde oluşan maddi ve manevi kalıntılar yani kültür, inançlarla ilgili ibadethaneler, sosyal amaçlı oyunlar, odalar, kahveler, okullar, dükkânlar ve daha birçok şeyde yatıyor köyün tarihi, köyün kül tür tarihi. Köyümüzdeki doğal zenginlikleri ve doğadaki doğal yaşam ortam larının korunmasının da çok önemli olduğu bilincindeyim. Köyümüz coğ rafyası bu yönden çok zengin olmasa da… Köydeki ulaşabildiğim her şeyle ilgili en uzak tarihten en yakın tari he bir genel görünüm oluşturmak amacıyla çıktım yola… Bu araştırmada önümde duran boyutların eksiklikleri olsa da bu kadarıyla tamamlanma sında köylülerimden çok destek gördüm. Bu konuda bütün köylülerime ve köyün coğrafyayla ilgili bölümlerinin araştırılmasında ve oluşturulma sında bana rehberlik eden, coğrafya öğretmeni eşim Elif’e, Çaycuma Anadolu Lisesi Coğrafya Öğretmeni Erdoğan Yiğit’e ve Osmanlıca me tinlerin çevirisinde katkılarını sunan eğitimci Ahmet M. Toprak’a teşekkür ediyorum. Beni yaşadığım yerler duygulandırmıştır. Nüfusuna kayıtlı olduğum köyüm daha çok duygulandırmıştır. Yetiştiğim, büyüdüğüm köyüme bu araştırmamın umarım bir katkısı olur. Geriye, kalırsa yazılanlar kalır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sivas Yıldızeli Nallı Köyü Yazıları-1

SİVAS İLİ YILDIZELİ İLÇESİ NALLI KÖYÜ YAZILARI-2

KIRK ÇINAR KORULUĞU "BİR YATILI OKUL HİKAYESİ"